<$BlogRSDUrl$>

Wednesday, March 31, 2004

size alt katta oturan yasli bakireden (deu: alte Jungfrau, eng: old virgin, bir diger turk: menopoz teyze) bahsettiimi hatirlamiyorum, bahsetmemisimdir heralde cunku aslinda buraya yazicak kadar degerli bisey diil, yani yer isgal etcek bosu bosuna, bi de ben yazarken butun bize yaptiklarini tekrar hatirliycam, her gun kapiyi calip birinde 10dan sonra dus almamizi istemedigini, birinde eve her dakka arkadas getiremiceemizi, birinde copleri balkona koymamamiz gerektigini soyledigi gozumun onune gelicek; tekrar onu zehirleyip oldurmek istedigimi aklima getiricem, bos bakan mavi gozlerinden sis sokup seyrek beyaz saclarinin arasindan cikarmak istedigimi, veya bizimle konusurken her an aglamaya basliycakmis gibi cikan ince sesini sonsuza kadar susturmak icin ses tellerini kopartmak istedigimi hatirliycam, hic yoktan icimdeki vahset aciga cikicak, onun icin yazmamisimdir heralde.. neyse ben yine de yazmiim aman.. ama heralde dunya uzerinde apartmandan cikarken sokak kapisini kitleyen bi bizizdir.. allaam yaa.. irspi..

Tuesday, March 30, 2004

bi cizgi dusun.. dogru olmasin orasindan burasindan cekistirilmis olsun.. orasindan burasindan cekistirildigi icin enteresan da olsun.. gidip gorun.. sagda.. yeni geldi firindan sicak sicak..

Monday, March 29, 2004

essay submit etmek her ne kadar cok mal bi eylem olsa da insani oldukca mutlu edebiliyo.. bi de herr havzindibayni hocabeyin her copy-paste yapisimda kulaklarimda cinlayan "don't copy and paste, we'll find it out" diyisi olmasa cift kaymakli ekmek kadayifi olcak.. yanniz essayi yazarken "find out etcekmis, fuck my a**, find this out" nidalariyla yaptigim kopi peystler simdi simdi icime oturmaya basladi ulan bi de buluyolar mi, bi tane program varmis cunku boyle koyuyomusun yaziyi bilgisayara ne kadar plagiarise edilmis yer varsa highlight ediyomus sicip kaliyomusun du bakalim.. yani kotu alirsam hakkaten he'll fuck my a**.

Thursday, March 25, 2004

kendime surekli ruh halimin hava durumuna gore deismemesi gerektiini, kapaliyken mutsuz gunesliyken mutlu olmamin aslinda hic dogru olmadiini, depresyondan beni gunesin diil kendi ic mutlulugumun cikarmasi gerektiini anlatmaya calissam da, bugun perdeyi acip gunesin iceri dolmasiyla depresyonlarin kralindan yine bi anda ciktim ve 2 gundur ilk defa aclik hissettim! demek gunes hic gitmese ben hic depresyon falan bilmiycem..

Wednesday, March 24, 2004

eve internet aldigim anda basliycaam yazi dizisini siz degere shayan okuyucularima mujdelemek istiyorum.. pek yakinda.. bayinizden israrla isteyiniz..

ya aslinda evde esya olmamasi problem diil dusunursek.. minimalist takiliyorum.. gerci minimalligin bokunu da cikartmiyo diilim, ulan bi tane yatak 3 tane valiz yeter mi bi odaya be ne minimalizmi, esyan yok iste sok kafana salak kus.

bunalimlarin kralini yasamama ceyrek var..

Monday, March 22, 2004

yeni eve tasinan herkesi bi sikinti basar mi bilmiyorum ama ben her yeni eve tasindiimda bunalimlarin devini yasiyorum bak yine 2 gundur bunal bunal bi haldeyim, karabasanlar goruyorum, basiyolar yani annatabiliyo muyum, yemek yiyemiyorum, odanin bos bos haline bakiiiip kaliyorum. bi de dusunursek ben onumuzdeki 1.5 sene boyunca ordaaan oraya tasinicam.. ay yok dusunmeyelim.

Thursday, March 18, 2004

gisganirim seni beeaan, gisganirim galbimdeaan, bu nassi ask allaahim, oleceuueim derdimdeeeaaaan.. gisganmayinis.. gisgananlar catlasin.. kendisi pek sevdiimis kadim bi dostumusdur, siz de seviniss..

Wednesday, March 17, 2004

simdi tabi cok haklisiniz sayin kime-ne hanim, doktora falan filan diye annatmiyorum ama benim doktora fikrim ertesi gun kalktiimda yok ben calisicam para kazanicama donuyo, obur sabah kalktiimda evlenicem hemen cocuk bakcama donuyo, bi sondaki gun kalktiimda bu okulu birakicam kafe acicam kafe isletceme donuyo, bi sonraki gune kalmadan daha o aksam kafe acmiycam sarkici olucama donuyo, hemen akabinde tekrar doktoraya donuyo ki buna ben bile yetisemiyorum bazen. onun icin kime-ne hanim, ben daha size planlarimdan bahsetmeden planlarim deismis oluyo annatabiliyo muyum? ben de bilmiyorum napcam. onun icin sen gel bremene, ooohh ben de bi yere gitmiim takilalim ferah ferah.

Monday, March 15, 2004

bugun bi cok sey yaptiysam da bunlardan sadece 2si geleceimle ilgili onemli bulgular icermekteydi. belki digerleri de geleceimle ilgili onemli bulgular iceriyodur ama ben farketmedim ama tabii ilerde doguracaklari sonuclar da en az digerleri kadar onemli olabilir. ne dedim ben?

neyse efenim, simdi bu 2 olaydan 1.si sudur; ben cok yiyorum. neticesinde de kilo aliyorum. bunda garipsenecek bi durum yok tabii fakat gel gor ki eskiden oldugum bedenlere artik olmuyorum. bu da tamam. bu noktada pheonix (bkz. sagdaki linklerde aynaaynailebaslayanuzunlink) bana dedi ki e sen de o zaman bi ust bedene tasin. simdi normal olani bu di mi, ama ben bi ust bedene de olmuyorum. daha dogrusu o bana olmuyo, bol geliyo. yani bu durumda benim azla yetinmeyip daha cok yemem lazim ki bi ust bedene oliim. olmasi gereken budur.

2. olay da su; simdi benim bi kenya olayi vardi ya, daha dogrusu kenya diil de benim 3. donem baska abuk bi ulkeye gitmem gerekiyo ya, ben de orayi kenya olarak belirlemistim, cunku eger olur da doktora yapmak istersem doktorayi beraber yapmak istiyceem ortmen procesini kenyada yapiyo. onun icin ben de kenyaya gidiim demistim. sonra bunu anneme soylemistim tabii haliyle, o da haliyle aaaaaa orda aids var sitma var atesli hastalik var diye reaksiyon vermisti, baz ekledik duzeldi biraz ama yine de ara ara ayni reaksiyonu veriyodu. sonra ben ikna etmistim kendilerini kendi yontemlerimi kullanarak, bugun hurriyette bi yazi cikmasin mi kenya hakkinda, neymis gunde 500 kisi aidsten oluyomus da, sitma ilaclarimizi yanimizda goturmeliymisiz de, yalan oldu tabi bizim kenya. doktora da yalan oldu. evde noooooolur gitme bak nooooooooooooooooolur noooooooooolur diye yalvaran insanlar, ben de somuru yaptim o zaman dedim ben de antarktikaya gitcem verin para diye, o gazla tamam dediler ama vermicekler biliyorum :) allah o gastecinin de iki yakasini bir araya getirmesin, insanlarin geleceiyle oynuyolar.

Sunday, March 14, 2004

yuppi ki ne yuppi sayin blogcular, artik gozleriniz daha bi senlenicek, zamanlariniz daha bi beyhude gecicek, zozom da burda artik oleey, hemen saga bak, aynaaynasoylebanadiyebaslayanuzunlink'e tikla git gor, inciluz edebiyati insani napiyo, neler anlattiriyo bi git bak hemen.

Friday, March 12, 2004

ya bu arada bazi arkadaslar burayi bi eglence, temasa ortami, kendilerine yeni yeni helecenlar yaratacak bi santorini adasi olarak gorduklerini kaydettiler, yeni heyecanlar aradiklarini ve buradan da ilham almak istediklerini belirttiler, kendilerini buradan esefle kiniyorum, burasi ciddi bi arenadir, teessuf ederim, cok rica ederim yani lutfen burayi gayriciddi bi brezilya sahili olarak gormeyinis, burasi resmi ve aheng-i serif bir mahaldir. ona gore davranalim. lutfen efenim.

karakterler: kadin ve erkek (yok yok mikadonun copleri diil, baska bisey bu simdi, daha farkli, birazcik da yuzeysel)
kadikoydeki minibus duragi.. kadikoy-pendik minibuslerinden bi tanesinin onunde beklenmekte..
erkek - (filmin sonunda anlasilicak dusunce balonu: olm kiza bak, dur ayak ustu yaziim) eeeoo, meraba, ee bu minibus goztepeden geciyo mu?
kadin - hi hi, geciyo (dusunce balonu: ulan dumbuk heralde geciyo, kadikoyden pendie giden minibus heralde maslaktan gecmez)
e - peki tesekkur
minibusun ici.. kadin arkadan bir onceki koltukta pts gorevi gormekte (para transfer sistemi)
k - (ondeki pts elemanina) bi kozyatagi gonderir misiniz
e - (sonradan anlasilicak dusunce balonu: kozyataa mi? ulan uzakmis da, neyse artik) eeoo bi kozyataa rica etsem $oole
k - (dusunce balonu: .....)
kozyatagi..
k - musait bi yerde rica etcem (bunun versiyonlari da var tabii hepiniz biliyosunuz; kaptan sagda inicek var, sagda musait bi yerde lutfen - bu arada eger iniceeniz yerde belirgin bi yapi varsa, isiklar, kopru, alt / ust gecit vs, cok sanslisiniz -, isiklarda/gecitte/kopruye gelmeden sagda inebilir miyim, bi de tabii baska mitler de var, orn: mukemmel bi yerde inebilir miyim - tabii buyrun, size layik diil ama, neyse iste bilimum cesit mevcut sec begen al)
minibus durur..
e - (dusunce balonu: allaa iniyo)
k - (dusunce balonu: alla allaa, bu goztepe dememis miydi ya)
e - ee sey, meraba, 1 dakkaniz var mi, konusabilir miyiz?
k - (dusunce balonu: zictik) malesef ya, cok acelem var, zaten buraya bi arkadasima geldim, kendi evim diil (dusunce balonu: ne diyorum ben yaa?? neyse iyi iyi, takilir makilir, pis sapik) cok gec kaldim valla..
e - peki telefonunuzu alsam, sonra bulussak bi yerde, bakin arkanizdan buraya kadar geldim..
k - farkindayim valla da, eeoo erkek arkadasim var zaten, yani bosuna geldiniz..
e - ... (dusunce balonu: olm bugun de takilmadi olta yaa, naapcam ben boole ya, ulan paralari yedik bitirdik anasini satiim minibuslerde, hepsi donup kicini gidiyo allaam)
k- (ya hasta oluyo butun erkekler bana, olm adam kadikoyden benle minibuse bindi sirf beni takip etmek icin, buraya kadar geldi, yok bende hakkaten bi sey var, bi cekim var, deli oluyolar bana)

ne? bu kadar iste daha ne? gercek hayatta bu kadari yasaniyo valla, ayrica su anda hayal gucumu calistiricak kadar zeki hissetmiyorum kendimi, sonra bi ara kenarindan kosesinden gercek ustu hale getiririm.. napalim kardesim, bugunluk bu kadar.. hadi bakalim herkes yataaaa.

bugun hava kac derece bilmiyorum ama "hissedilen" sicaklik korkarim -345943857°.. donuyorum.

Monday, March 08, 2004

hemen 3 kafali 6 bacakli kurbaayi gorun. http://www.ntvmsnbc.com/news/260286.asp

simdi bu cok sayida konugun katildigi ve cok sayida seyircinin olay mahaline telefonla sizdigi programlarda, mesela zuygur kardeslerden enbimuhtesempazardahaguzeliolamazyokartik pazar programi, ozellikle telefonla birileri aradigi zaman bi kaos yasaniyo. 1 saniyede yaklasik 25466 kez alo deniyo cunku herkes ayni anda alo dedigi ve zaten ortamda 35 kisi bulundugu icin kimse birbirini duymuyo ve herkes bir agizdan alo, alo, alo, enbimuhtesemdahaguzeliolamazyokartik pazarlar, baglanti saglanmadi galba, alo alo ay demin bi ses gelir gibi oldu, alooooo diye tepinirken telefondaki seyirci de ben burdayim alo alo demekten ve duyulmamaktan helak oluyo ve ben diyorum ki bu noktada o programlara bi organizator lazim, sirayla herkese soz verip herkesin birbirini duyacagi sekilde yoneten; eminim herkes ozellikle de biz tv basinda bayginlik gecirenler cok mutlu olcak, hatta buna ilaveten ulkemizdeki issizlik sorunu da daha aza indirgenmis olcak diyorum ben nacizane.

Saturday, March 06, 2004

hakkimdaki bi gercegi daha ogrenmis bulunuyorum, soyle ki, ben kucukken, bayaa kucukken boyle 4-5 falan, futbol maci seyrederken benim tuttuum renkteki bi futbolcuya top geldii zaman "vur vur vur vur vur vur" diye baarmaya basliyomusum, ama bunu 2 durumda yapiyomusum en cok, bi benim tutmadigim renkteki futbolcu tuttuum renkteki futbolcularin kalesine dogru giderken (onu anliyo muymusum, anliyomusum demek ki) tuttuum renkteki futolcunun ayaana top geldiinde (bilincalti der ki heralde maci beraber seyrettiim insanlar defans oyunucusuna "ulan vur gitsun vur gitsin" diye baariyolardi bende de yer etti bi nevi), bi de yine tuttuum renkteki futbolcu uzun pas atcaksa (bu da heralde sut atmakta olan futbolcuya ithafen vur be, vur seklindeki cigirislardan kaynaklanmakta) oyle kendimi kaybediyomusum, ne ilginc bak sen o yasta, enteresan.

sarhos olmak diil de, cakirkeyif olmak cok iyi bisey, yanniz ben kendimi bi konuda tebrik etmek istiyorum, soyle ki, cakirkeyifken sarhos etcek meblayi icmek cok kolay, zaten olmusun yeterince, sisenin dibini gor di mi, yok ben oyle yapmiyorum, o noktada super tutuyorum kendimi, sarhos olmadan yani ama yeterince cakirkeyif olcak kadar, cok super oluyo ama dedigim gibi sarhossskd olmadanweowqpkdlsakdjlaksdj.

Thursday, March 04, 2004

sinech bende var, lock stocku istiyorum mumkunse. nasi yapsak da yapsak?

Wednesday, March 03, 2004

ya bu scorpions vardi bi aralar, biz o zaman ergenlie gecmekle ugrasan kucuk insanlardik, ama scorpionsin affedin tabiri caizse damar sarkilari vardi, biz de bayilirdik dinlerdik, ne zamandir dinlemiyoduk demin bi tanesi calmaya basladi lonely nights diye, hakkaten ne guzelmis o zamanlar sarkilar; hatta cok iyi hatirlarim biz takim elbiselerimizi utuletip giymeden dinlemezdik o sarkilari.
hatta lonely nightsin icinde soyle diyor "i follow your steps in the snow, traces disappear".. ben en son dinledigimde de sarkinin orasinda kalmistim, simdi de dinledigimde orda kaldim, gerisini hatirlamiyorum.

gunluk yasam akisimi sizlerle paylasmak istiyorum guzide viewerlar;
sabah ilk is kalk, kacta kalkarsan kalk iste acalen yok bisey yok
eger yeterince erken kalkmissan en yakindaki sinemanin ilk seansina herhangi bi filme git
eger erken kalkamamissan hic uzulme, ac televisyonunu turk filmlerinden turk filmi been (hele de 70lerden oynak bi film varsa ve fakir kiz zengin erkege kaciyosa bi de ustune sarki soyleyip dans da ediyosa o gun bana bayram oluyo bayram)
e ogleden sonrayi ettik zaten no?
o aman ac atvyi esra ceyhani seyret, dinle, ogren; eger esra ceyhana tahammul sinirlari zorlaniyo gibiyse hic uzulme, elbette o gune ait alternatif poroooğramlar olcaktir; ama yoksa iste o durum icin elinde her zaman yedek vcvcd ve kitap bulunucaktir, vcd daha iyi olur cunku zaten yeterince calismakta olan kafamizi kitaba vermek istemeyiz diil mi? kitaba vercek olsaydim essay kitabimi okurdum
iste bikac saatlik bu dilimi en verimli sekilde gecirmek icin elinizde bulunmasi gereken filmlerden bazilari: snatch (olmazsa olmaz), ya snatch demisken lock, stock and 2 smoking barrels vcdsi olan varsa noooolur beni haberdar eder mi, neyse efenim baska mesela in the mood for love iyi bi secim olabilir, finding nemo hic fena olmaz, in china they eat dogs super bi film, isteyene gonderiim hatta (bi de bisey diycem bu film aslinda almanca ama ben anladim yemin ederim anladim, gerci oyunculuk cok iyiydi yani tanzanyaca bile olsa anlardim heralde ama ben kendimi almanca biliyo kabul ediyorum bu filmi anladiim icin, cok mutluyum bu acidan) ee baska baska neyse hatirlamiyorum simdi, bakim tekrar yazarim cok isterseniz ama sanmiyorum ki isteyin
sonra saat 6 oluyo gundemdisi basliyo ntvde onu seyret
arkasindan (aslinda tam arkasindan diil de bu arkasindanlar bazen yarim saat falan suruyo o zaman da kendinize yapcak biseyler bulucaksiniz ben evde dolasiyorum mesela ilginc oluyo) baska yerde yok basliyo onu seyret
o bitiyo super super diziler basliyo
gerci bugun maclar var bi suru o da olur, degisiklik olur hatta iyi olur

ben bu yasam akisi icinde kendime hayret duymaktayim nasi oluyo da ben sikilmiyorum hatta merak ediyorum ne zaman hadi ben bi disari cikiim geziyim diycem - bi de ben korkuyorum hakkaten ben bu kadar sikici bi insan olamam noluyo bana diye neyse geccek geccek

Tuesday, March 02, 2004

bu havanin bu kadar iyi olmasi iyi kotu mu karar veremedim ben. simdi bi yandan iyi tabi, istedigin zaman cik gez, nereye istersen git, disarda otur, donmadan yemek ye falan ama bi yandan da dusunuyorum simdi ben gidicem tekrar geri, buz gibi bi hava olcak yine, ben burda 3 hafta alismisim ceketsiz dolasmaya orda yine atkilar eldivenler takcam, canim sikilicak, ufff diycem hava da guzel olsa ya, cikcam disari iligim doncak ay bilmiyorum iyi mi kotu mu karar veremedim yani.

inanamiyorum yani. inanamiyoruuuooaamm. siz cevirmemeni dovmeye gidiyosunus beni almiyosunus ben burda fenaliklar geciriyorum, 27 tane xanax aldim, igneler oldum anca kendime geldim boyle sey bugune kadar vuku bulmus diil. neyse yine de aferim buyuk bir amme hizmeti yaptiniz tebrik ediyorum. herkes mutesekkir kalacaktir bu yurtsever davranisiniza. bi de diyorum ki ozledim artik yeter beah, goruseceksek goruselim.

Monday, March 01, 2004

sevgili gunnuk ve sevgili bu guunnuu okuyan viewerlar, aranizda dun geceki oscar torenini seyreden var mi? gunnuk seni biliyorum sen cevap verme. neyse demem su ki, ben aksama ntvde simultane tercume yapan (yapamayan) adami dovmeye gidiyorum, yanimda destek istiyorum gelmek isteyen varsa gelsin. o kadar kotu bi tercume yapti ki, hic ama hic ingilizce bilmeyen biri bile orjinalini seyretse daha cok sey anlardi. simultane tercume hakkaten kolay bisey diil, kabul ama hic ingilizce bilmeyen birine bi yardimi dokunmadigi gibi, birazcik ingilizce bilip de orjinalini anliycak olana da feci zarari dokundu cunku arkada konusulanlari da anlamadik, guzelim gosteri pic oldu yani sizin anliycaaniz. catherine jeta zonesmus mesela biz yanlis biliyomusuz teyzenin adini. ay allaam, yemin ederim deli etti adam yaa. bi de mesela cikmis bi adam espri yapiyo arkasindan da hahaha diye guluyo, bizimki de espriyi cevirmiyo, adamin gulusunu yapiyo ayni hahaha diye ulan cevirsene espriyi de sefil. neyse necip gozetleyiciler, yani anliycaaniz pek de beklendigi gibi hos bi gece olmadi bizim icin, zaten kalkamadim 100 saat yataktan, kalktim da ne icin kalktim, iste bunun icin. zaten bende hata efenim, sana ne elalemin aktorunun aktristinin yonetmeninin senaristinin alcaa odulden, sen yat uyu, sabah kalk, essayini yaz di mi ya, bak hala kaynaklarini okumaya baslamadin, bu sefer tongaya basicaksin bak soylemedi deme.

This page is powered by Blogger. Isn't yours?

don't refrain from curiosity may driimbuk
arouse others' curiosity iz birakin..
Dreambook